UZUN zamandır herkes tarafından tartışılan konuların başında; yaşanan olumsuz ekonomik şartların verileri ve bu verileri paylaşan kurumların “güvenilir-inanılır”lığı geliyor. Tartışma devam ededursun, gerçek şu ki; paylaşılan verilerle, vatandaşın cebinde ve mutfağındaki yangın söndürülmüyor.
***
Peki,
rakamlar ne diyor, hep birlikte bakalım;
Türkiye'de Ocak ayında yüzde 20,35 düzeyinde gerçekleşen enflasyon, düşüşe
geçerek Ekimde yüzde 8,55'e kadar geriledi. Kasımda yüzde 10,56 ile yeniden
çift haneye çıkan enflasyonun, 2019 yılını Yeni Ekonomi Programı'nın hedefi
olan yüzde 12'ye yakın bir seviye olan yüzde 11,84 ile tamamladı.
Büyüme tarafında yıl içinde dengelenme sürecinden dönüşüm sürecine geçildiği görüldü. Geçen yılı yüzde 2,6 büyümeyle tamamlayan Türkiye ekonomisi, 2019'un ilk çeyreğinde yüzde 2,3 ve ikinci çeyreğinde yüzde 1,6 daraldı. Üçüncü çeyrekte beklentileri aşarak yüzde 0,9 büyüyen ekonominin, YEP hedefleri doğrultusunda 2019'u yüzde 0,5'lik Gayrisafi Yurt içi Hasıla artışıyla tamamlaması hedeflenmekte.
Geçen yıl 27,6 milyar dolarla son 9 yılın en düşük seviyesinde gerçekleşen cari açığın, 2019'da iyileştiği ve artıya döndüğü görüldü. Türkiye, son 12 aylık cari dengede haziranda yaklaşık 17 yılın ardından ilk kez fazla verdi. "Türkiye'nin yumuşak karnı" olarak nitelendirilen ödemeler dengesinde elde edilen başarının 2020'de de sürdürülmesi yönünde kararlı bir duruş sergileyen ekonomi yönetiminin, cari açığın milli gelir içindeki payı için 2020 hedefi yüzde 1,2 düzeyinde bulunmaktadır.
Bu
yıl ekonomik göstergelerde YEP'te belirtilen hedeflere yakın bir tablonun
oluşması dikkati çekerken, bu durum söz konusu programda 2020 için çizilen
çerçeveye dair güveni de artırdı.
***
Madem yukarıdaki resmi veriler durumun
iyiye gittiğini söylüyor o halde neden gerçek enflasyonla, açıklanan enflasyon
arasındaki farkı sadece harcama yaparken hissedebiliyoruz?
Yeni Ekonomi Planı kapsamında çok sıkı önlemler alarak yeni yılı yaşayalım. 2019
hepimizi için bir ders olsun.
Aynı senaryoyu 2020’de görmeyelim. Ülke olarak iki hususun üzerinde durmalıyız…
Eğitim ve üretim
Çalışalım sorun değil, çözüm üreten olalım…
BÖYLE TAKSİ OLUR MU?
Geçtiğimiz
hafta içerisinde İzmir-Bayraklı bölgesinde yolculuk ettiğimiz bir taksiden
bahsetmek istiyorum sizlere.
Aslında her konuda iyi örneklere o kadar çok ihtiyacımız var ki…
35 T 5630 plakalı Adliye Durağı’na kayıtlı Seyhun Bey’in şoförlüğünde yolculuk
sürem kısa da olsa keyifli anlar yaşadım. Araçta klasik müzik çalıyor, yolculuk
sırasında okumanız için kitap ve susuzluğunuzu gidermek için araç ceplerinde
sular bulunuyordu. Aracın içerisinde sigara içilmemiş, tertemiz kokuyordu.
Buradan tebrikler Seyhun Bey’e umarım diğer meslektaşlarınız sizler gibi iyi
örnekleri rol model alırlar.
EKOHASILMATİK NEREDE?
Ekohasılmaktik firmasıyla tanışıklığımız eski
yıllara dayanır. Bünyemizdeki yayınlarda her zaman olumlu çalışmalarına yer
vererek, kendilerine katkı sağlayama çalışmıştık geçmişte. Faaliyet
gösterdikleri tarım sektörüne inovatif projeler sunan başarılı bir markaydılar.
Ancak son zamanlarda Ekohasılmatik firmasıyla ilgili üzücü konular dile
getirilmekte.
Mali açıdan zor günlerden geçirdikleri, taahhüt ettikleri projelerin
tamamlanmasında sorun yaşadıkları, uzun zamandır çalıştıkları çözüm ortaklarına
ödeme yapamadıkları dedikoduları ayyuka çıkmış durumda! Umarız en kısa sürede
işlerini yoluna koyarlar ve güzel haberlerini duyarız.