Burası çok önemli

BU haftaki yazımın başlığı Cem Yılmaz’dan... Bilindiği üzere komedi gösterisinde kullandığı bir tabir... O, bu tabiri askerlikte yaşadığı durumlar için kullanırken, 2020 Türkiye’sinde ‘çokomel’ bir markadan çok daha fazlası oluverdi.
Hafta içerisinde Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, katıldığı bir TV programında burası ‘çokomelli’ deyince, gündem bu tarafa kaydı.

***

Peki, sizce bu TV programı bizleri ne kadar tatmin etti?
Bunun cevabını verebilmek gerçekten zor. Her ne kadar dövizle para kazanmasak da yaşadığımız ve nefes aldığımız sürece tükettiğimiz her şey ithal ‘dövizle işimiz yok’ ama elektrik, doğal gazı dövizle almak durumundayız. Teknolojiden ağır sanayiye, et, giyim, iğne iplik hemen hemen hepsi dövize bağlı. Öyle olunca hepimiz dövizle yatıp, dövizle kalkıyoruz.
Altındaki artış bir parça durmuş olsa da Euro-Dolar yatırımcısını bu hafta da üzmedi.
Ülkemizde yaşanan pandemi, üstüne ekonomik kriz, üstüne dövizdeki ciddi dalgalanma marketten, giyime, gıdadan teknolojiye kadar her şeyin fiyatının artmasına sebep oluyor.
Ekonomi denilen kelime, her ne kadar cansız gibi gözükse de aslında canlıdır. Piyasalar reeldir.

Dolayısıyla piyasada olumlu etki yaratabilmek istiyorsanız elinizi gerçekten taşın altına koymanız gerekir. Boş vaatler yerine sıkı ekonomi tedbirlerini hayatımıza sokmalıyız.
Bu noktada yapılacak en önemli hareket üretimi ve üreteni desteklemekten geçmektedir.
Yabancı yatırımcılara yeniden Türkiye’nin güvenilir ve sakin bir liman olduğuna ikna etmemiz gerekiyor.

***

Vaka sayılarındaki artışa dikkat!
Temmuz ayının son günleriyle beraber ülkemizde Covid-19 vakalarında ciddi bir artış yaşanmaya başladı.
Ne yazık ki yazımı tamamladığımız Cuma günü açıklanan verilerde vaka, ölüm ve ağır hasta sayılarımızda yukarı yönlü bir çıkış vardı.
Ayasofya açılışındaki ihmal görüntülerine Kurban Bayramı’ndaki görüntüler eklenince, ülke genelinde manzara değişti.

Önemle ifade etmek isterim ki bu virüs Mart ayında ne kadar tehlikeliyse, ne kadar ölümcülse şu anda da aynı; değişen hiçbir şey yok sadece alıştık, alışmak istedik, normal hayatımızı çok özlemiştik.
İstanbul, Ankara, Konya ve Şanlıurfa vaka sayılarının en hızlı arttığı iller olarak raporlandı.
Yaklaşan İnfluenza mevsimiyle (Ekim, Kasım ve Aralık aylarıyla ) beraber vaka sayılarının artmasından korkuluyor.
Mart ayının başında durumu nasıl önemsiyorsak, dikkat ediyorsak aynı şekilde devam etmeliyiz. Dünya, pandemiyle mücadele etmeye devam ediyor. Türkiye olarak sürecin ilk bölümünü harika yönettik ancak yapacağımız en ufak hata koca bir sepeti devirmeye eş değer.

OKULLAR NE ZAMAN AÇILACAK?

MEB'in yayımladığı genelgeye göre, okulların açılış tarihi 31 Ağustos 2020 tarihi olarak belirlendi. Okulların kapanış tarihi ise 18 Haziran 2021.

Birinci dönem ara tatili 16-20 Kasım 2020'de, yarıyıl tatili 25 Ocak-5 Şubat 2021'de, ikinci dönem ara tatili 12-16 Nisan 2021'de yapılacak.

OKULLARDA YÜZ YÜZE EĞİTİM NASIL OLACAK?

Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, “31 Ağustos tarihinde okulları uzaktan eğitimle açıyoruz. 21 Eylül'de Bilim Kurulu tarafından tavsiye edilen sınıflarda yüz yüze eğitimin başlamasına karar verdik. Hangi yaş grubunun okula ne zaman başlayacağına Bilim Kurulu karar verecek” dedi.
Umarız belirlenen takvimler doğru hesaplanmıştır. Geçen yılın 2’nci döneminde boşuna para verdiğini düşünen onlarca veli, tedirgin şekilde eğitimden önce eğitim fiyatlarının seyreltilmesini bekliyor.
Hepinize çözümlü haftalar.